istanbul meseleleri (istanbul tarihi yarımadadan ibaret değildir. istanbul suriçi ve bilad-ı selase denen eyüp sultan-üsküdar ve galata'dır. boğazdaki bazı köylerdir. adalardır. 1970'lere kadar siluetini muhafaza eden semtlerdir. bu tarihten sonra oluşan muhitler bu blogun mevzuu değildir. tarihi istanbulla ilgili projeler bir-kaç semti ve tek tük ahşap evleri restore ederek tamamlanmış olur mu?) eğitim meseleleri, araştırma meseleleri, gönül coğrafyamız.
31 Aralık 2015 Perşembe
Üsküdar-Selimiye Camii
Selimiye
Camii, İstanbul'da Üsküdar’da, Selimiye Kışlası’nın karşısındadır. 1805 yılında
Sultan Üçüncü Selim tarafından yaptırılmıştır. Zamanında minareleri kalın
görüldüğünden inceltilmiş ve bir lodos fırtınasında minarelerin biri tamamen,
diğeri de kısmen yıkılmıştır. 1823’de yeniden yapılmıştır.
III.
Selim tarafından Üsküdar'daki Kavak Sarayı arazisinde yaptırılan külliye,
binalarının çeşitliliği ve kapsamı ile geleneksel sultan külliyesi anlayışının
dışındadır. Tamamı III. Selim'in şahsi servetiyle inşa edilen Selimiye Camii, mektep,
zaviyesiyle içinde mescid (Küçük Selimiye Camii;), darüttıbaa, hamam, yüze
yakın dükkân, on mesken, meşruta, dört çeşme. kerestehâne, mumhâne, beş boyacı
ile bir iplik ağartıcılar yeri, kırk sekiz-kırk dokuzar odalı yedi ayrı sandalcılar
(ipekli dokuma) hanı, pınar esnafı hanı ve francala fırını yaptırılmıştır. Ayrıca
Harem iskelesi ticari iskeleye dönüştürülerek kayıkçı ve hamal odaları inşa
edilmiştir. Külliyenin yakınında Çiçekçi semtinde III. Selim'in bir çeşmesi
bulunmaktadır. Külliye yapılarıyla birlikte ele alındığı anlaşılan çeşme,
kitabesine göre 1217 (1802) tarihlidir.
1808 Kabakçı isyanında
yeniçeriler tarafından yakılan kışla 1829’da yeniden yapılarak açılmıştır.
Bu
yapılardan cami, hamam, muvakkithane, sıbyan mektebi ve iki çeşme günümüze
ulaşmıştır.
(islam
ansiklopedisi info’dan derlenmiştir.)
Alttaki
resim, her ne kadar Eyüp Sultan diye tanınmakta ise de caminin mimarisi,
arkasından görünen kışlanın kulesi bu resmin Selimiye’yi tasvir etmektedir. Ayrıca
resmin sağında görünen ahşap ev daha
sonraları çekilen bir fotoğrafta da görünmektedir.
30 Aralık 2015 Çarşamba
Eski Üsküdar
Valide-i
Cedid (Yeni Valide Camii): II. Mustafa
ve III. Ahmet'in annesi Gülnûş Emetullah Râbi'a Sultan adına yaptırılmış
olan camiidir. 1711 yılında açılan caminin Mimarı Kayserili Mehmed Ağa’dır.
Külliye bir cami, hünkâr mahfili, türbe, sebil, muvakkithâne, sıbyan mektebi,
dükkanlar, imâret, yangın havuzu ve çeşmeden oluşmaktadır.
Son dönemde
restore edilen eserin köşesinde yer alan ve daha ziyâde otobüs firmalarına ait
biletlerin satıldığı dükkânların tamir edilmemesi ise restorasyona gölge
düşürmüştür. Anlaşılan o ki, caminin vakfı olan dükkânlar satılmış, özel
mülkiyet sebebiyle müdâhele edilememiş. Halbuki, külliye denilen bu eserlerin
restorasyonu bütün olarak ele alınacak düzenlemeler yapılsa

20 Aralık 2015 Pazar
17 Aralık 2015 Perşembe
Kısıklı Tramvay Durağı
Üsküdar-Kısıklı
tramvayının son durağı son zamanlara kadar durmakta idi. Belki de türünün son
numunesi idi. Mahallenin bloğunda dahi “küçük yapı diye nitelendirilmekte!”. Taksi
durakları, muhtarlıklar vs. dizayn
edilirken, bu tarihe tanıklık etmiş durak ne olduysa ortadan kalktı. Üstelik birara süper hizmet merkezi olmuşken!
Herhalde yılların yorgunluğu ile süper hıza dayanamadı.
http://kisiklimahallesi.blogspot.com.tr/2012/05/yabanc-kelimelerin-istilas-resmilesti.html
16 Aralık 2015 Çarşamba
Çakırdede Tekkesi ve Emin Ağa Sebili
Çakır Dede tekkesinin arsası boş durmaktadır. Resimde görülen bina restore edilebilir. ve karşısındaki Dolmabahçe camiinin bir kısmında çalışmakta olan Beyoğlu Müftülüğü buraya nakledilebilir. (Eyüp Sultan müftülüğü de Özbekler Kalenderhanesi'nde faaliyet göstermektedir. Bu kalenderhane de orjinal hali ile restore edilse...)
15 Aralık 2015 Salı
Karaköy Camii
Karaköy Camii veya diğer adıyla
Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Camii, 1903'te Karaköy Meydanı'nda Raimondo
D'Aronco tarafından inşa edilen ve 1958 yılında yıkılan cami.
II. Mehmed zamanında yapılan bir
tekke harap olunca 17. yüzyılda yerine, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından
altında dükkânlar bulunan ve Yağkapanı adıyla anılan bir mescit yaptırılmıştır.
Bu mescidin de harap olması nedeniyle 1903'te II. Abdülhamid'in emriyle
D'Aronco tarafından aynı yere Art Nouveau tarzında bir camii inşa edildi. Cami,
1958 yılında meydan genişletmesi neden gösterilerek yıkıldı.[1]
Bir ara restore tabelası kondu, sonra
kaldırıldı. İntizar-ı ihyasına devam
ediyoruz.
9 Aralık 2015 Çarşamba
Beyoğlu Müftülüğü
Dolmabahçe, Ömer Avni
Mahallesi, Meclis-i Mebusan Caddesi’nde Mehmet Emin Ağa, 1741’de bir sebil ve
çeşme yaptırmış.
Çakır
Dede Tekkesi- Karaabalı (Karabali) Tekkesi
Emin
Ağa sebil/çeşmesinin bitişiğinde, 17. asır başlarında Çakır Dede adında bir hayır
sahibi bir mescit yaptırmış; zamanla harap olan bu mescid Sultan III. Ahmed
devrinde Tersane Emini olan maktul Hüseyin Ağa tarafından bir mescit olarak
ihya edilmiş ve 1127 /1715 yılında, Kasımpaşa’da Camii Kebir’in cuma vaizi Şeyh
Mustafa Efendi bu mescidin altına bir tevhithane yapmış ve burada Halveti,
Nakşi, Celvetî ve Kadirî usulleri icra edilmiş.1317/1899’da yeniden ihya edilen
tekke 1948’de açılan yola engel (!) olduğundan yıktırılmış. (Bu tarihte
Menderes olmadığına göre demek yıkım işi daha önce başlamış. )
Günümüzde
birçok eser ihya oldu ve bir şekilde faaliyete geçti. Burasının da ihya olması
mümkün yerlere benziyor. Hem de faaliyet sahası da bulunabilir. Mesela Beyoğlu
Müftülüğü, Dolmabağçe Camii’nin bir bölümüne sıkışacağına burası ihya olursa
burada faaliyetine devam edebilir. (Hatta darısı Eyüp Sultan Müftülüğü’ne.
Orası da aslı ile alakası olmayan bir tekke yerinde faaliyet göstermekte.)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)